Ama bu kez orta yaşın üzerinde bir bayan vardı sahnede.Atölye çalışması adı altında şarkılar söyleyip ,oynuyordu çocuklar.Biterken biraz bilgi verdi yaptıklarının ne olduğu hakkında.Orff eğitimi dedi.İlk kez duydum.Tabi orada yüzeysel olarak yaptılar.Çocuklar müzikle tamamen spontane şekilde oynuyorlar,ritme uyuyorlar,sesler, çıkarıyorlar hareketler yapıyorlardı.Aslında her çocuk içindeki yaratıcılık duygusuyla birşeyler ortaya çıkarıyordu.
Bende bugün bunu merak ettim ve araştırdım.
Kaynak

Bilindiği gibi bir çocuğun yeteneklerinin doğal ve hızlı şekilde geliştiği ve dolayısıyla yaratıcılık ve duygusal zekânın oturtulabileceği yaş aralığı 3 ile 8 arasıdır. Bilimsel verilere göre, bu yaş aralığındaki çocukların algılama kapasitesi normal insanlarınkinin iki buçuk katıdır.
Bu sebeple okul öncesi dönemde başlaması gereken müzik eğitimi, çocuğun müzikle ilgili bilgi ve becerilerini doğrudan etkileyecektir ve üzerinde dikkat ve titizlikle durulması gereken bir konudur.
Okul öncesi eğitimin bir boyutu olan sanat eğitimi içerisinde müzik, çok önemli bir yere sahiptir. Okul öncesi eğitimde müzik eğitiminin amaçları, çocukların bilişsel, duyuşsal, devinişsel ve sosyal gelişimlerine yardımcı olmak, duygu, düşünce ve izlenimlerini estetik bir anlatım dili olan müzikle ifade etmelerini sağlamak, çocukta var olan yaratıcılığı ortaya çıkarmak ve ana dilin gelişimini sağlayarak onları temel eğitime hazırlamaktır.
Bu nedenle anaokul ve ilkokullarda uygulanacak olan bu metot, gelecek nesillerin estetik ve sanatsal alt yapısının oluşturulmasını destekleyerek, müzik eğitiminde yeni kapılar açacaktır. Ne yazık ki, günümüzde anaokul ve ilkokullarda gerçek anlamda bir müzik eğitimi sağlanamamakta ve Türkiye bu açıdan çok vakit kaybetmektedir.
Carl Orff enstrümanları Türkiye’ye ilk kez 1956 yılında değerli müzisyen Muzaffer Arkan tarafından ve Ankara Maarif Koleji’nin (şimdiki TED) başındaki Mümtaz Tarhan’ın işbirliğiyle getirilmiş, ancak yetersiz altyapı nedeniyle etkili olamamıştır. Çünkü Carl Orff sisteminin kalıcı olabilmesi için mevcut sisteme entegre edilmesi gerekmektedir. Bu konudaki sistematik ilk uygulama 1999 yılında Kahya Ojalak Koçak tarafından Özel Alev İlkokulunda uygulanmış ve bu okul Carl Orff’un eşi tarafından Model Okul olarak belirlenmiştir.
2001 yılında ise, Avusturya Liseliler Derneği Carl Orff Schulwerk Eğitimi konusunda tek yetkili ilan edilerek, Alev Okulları bünyesinde C.O. Schulwerk Eğitim ve Danışmanlık Merkezi kurulmuştur.
2001 yılında ise, Avusturya Liseliler Derneği Carl Orff Schulwerk Eğitimi konusunda tek yetkili ilan edilerek, Alev Okulları bünyesinde C.O. Schulwerk Eğitim ve Danışmanlık Merkezi kurulmuştur.
Pekinel’ler 2010 yılında, Orff Eğitim sistemini Türkiye’de tüm okullarda uygulanabilmesini sağlamak üzere, Anadolu'da Müzik Eğitimini İyileştirme Projesi’ni başlatmışlardır. Proje ile ilgili detaylı bilgiler için:http://pekinel.com/sosyal_sorumluluk.php?kategori_id=3&id=15&lang=tr.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder